Son günlerde halk arasında bir takım söylemler konuşulmaya başlandı. Nerede ise herkes birbirini FET֒culukla suçlamaya başladı. Bunun önüne geçmek lazım. Geçtiğimiz günlerde çevremde bazı arkadaşların önüne geleni FET֒culukla suçladığına şahit oldum ve müdahalede bulundum. Bundan 5 yıl önce, 10 yıl önce bu FET֒culara sempati ile bakmayan kaç kişi vardı, kim bunların devleti ele geçirmek için darbe yapacağını, yüzlerce sivili öldüreceklerini düşünebilirdi. Bu hareket hiç kimsenin aklından bile geçmezdi. Ben Yalova’da yıllarca siyaset yaptım zaman zaman bu cemaatlerin toplantılarına davet edilirdik. Seçilmiş insanlar olduğumuzdan gitmemezlik edemezdik. İstesek de istemesek de giderdik. Gittiğimiz toplantıda bizleri görenler ‘bak bunlar da bu cemaate sempatileri var demek bu cemaat iyidir’ deyip onlara yardım ediyorlardı. Bizim davet edilmemizin nedeni de zaten buydu. Sanırım 2007 yılındaydı. Yine FET֒nun bir toplantısına davet edildik. Yalova’nın eşrafından takriben 300’e yakın insan davete icabet etmiş, konuşmacı bir hoca getirmişler, gelen hoca gerçekten de çok iyi hatip. Bulunanları ağlatacak kadar güzel vaaz ediyor. Sonunda amaçlarının Türkiye’nin ve Dünyanın her tarafında çocukları okuttuklarını, bunların ülkemize faydalı işler yapacaklarını anlatarak para yardımı yapmamızı istediler. Orada bulunanlar da ellerinden gelen gönüllerinden kopan parayı vermek için sıraya girdiler. Ben, yanımdaki arkadaş, ne yapalım biz de verelim dedim. Gönlümden 250 TL vermek geçti. Arkadaşımla mutabık kaldık. Tam parayı vereceğimiz esnada bir şahıs kalktı evinin tapusunu cebinden çıkartarak ben evimi veriyorum dedi. Adamı şahsen tanıyorum. Belediyeden yardım isteyen biri. Şaşırdım. Bunun bir dümen olduğunu insanları galeyana getirmek için tezgâhlanmış bir oyun olduğunu anladık. Adama müdahale ettim. Sen tapunu hep yanında mı taşıyorsun, o tapuyu vermekle evi vermiş mi oldun. Sanki iki tane evin var da bağışlıyorsun diyerek söylendim. Yardım yapmadan çıktım. Arkadaşım biraz geç çıktı. Konuşmacı hoca buradaki teşkilat mensuplarına şöyle diyormuş; bak nasıl da ağlattım cemaati değil mi! İşte bunlar böyle yaparak insanların temiz duyguları ile hani son zamanlarda söyleniyor ya insanları Allah ile aldatmak işte böyle bir şey olsa gerek. İnsanlardan Allah için yardım istiyorsun, kurban istiyorsun, fitresini istiyorsun, sonra götürüp FET֒ya veriyorsun. Buna yapanlar, alet olanlar, mutlaka hesabını verecekler bu dünyada olmasa bile ahrette hesap verecekler. 17 ve 25 Aralık gününe kadar bunlara yardım edenler, bunlara sempati ile bakanlar, kurban verenler, zekâtını verenlere söyleyecek bir lafımız yok çünkü kim vermedi ki. Sayın Cumhurbaşkanımız itiraf etmedi mi, hükümet, iş adamları, Belediyeler herkes yardım etti. Fakat 17 -25 Aralık’tan sonra bu vatan hainlerine yardım eden, yardım toplayan herkes suçludur. Adam devlete darbe yapacak, silahsız sivil halkı öldürecek, sen hala uyanmayacaksın, adama aptal derler. Devletler arasında yapılan savaşlarda bile silahsız sivil halka ateş etmek onları öldürmek suçtur, insanlık suçudur. Şimdi herkes birbirini suçlamaktan vazgeçsin hala FET֒nun arkasında duranlar hariç onlar haindir. Türk halkı Sayın Cumhurbaşkanımızın bir sözü ile sokaklara çıktı. Şehit oldu, darbeyi önledi ve FET֒ya karşı çok büyük bir temizlik başladı. İnşallah sonları gelecek. Fakat ülkemizde dini cemaat sadece FETÖ mu var ? Diğerlerine de yol vermemek lazım ne malum ki takiye yapmıyorlar bunlara da önlem almak lazım yarın iş işten geçmeden. Bir insanın Allah’a ibadet etmek için tarikata hocaya ihtiyacı yok. En büyük hoca bilgisayar google. Ne sorarsan cevabını veriyor. Allah’ın kitabını okuyun, sadece Arapçasını okumakla bir şey anlayamazsın. Her okuduğun ayetin Türkçe karşılığını da oku. O zaman seni kimse kandıramaz, aldatamaz. Adam Allah rızası dedi mi akan sular duruyor. Hemen parayı veriyoruz, hiç sorgulamıyoruz bu parayı ne yapacak, cebine mi atacak, yoksa bir hayır işinde mi kullanacak, parayı toplayan kim? Güvenilir biri mi, burada Diyanet İşleri’nin de çok büyük ihmali var aslında. Dini konularda fetva verecek en yetkili kurumlardan biri bu güne kadar bir defa bile duymadım; ‘bu cemaatlere yardım etmeyin bunların peşinden gitmeyin’. Neden Müslüman halkı uyarmadınız. Sanıyorum cemaatlerden çekiniyorlar. Arkanızda hükümet var, halkın güvendiği Cumhurbaşkanı var. Bugüne kadar sustunuz bundan sonra konuşun, Allah rızası için konuşun, doğruları halka anlatın. Kulağıma gelen bazı duyumlara göre özellikle memurlarda birilerinin makamında gözü olanlar ve/veya o makama gelmek isteyenler birilerini buluyorlar. Falanca kişi FET֒cudur damgasını vuruyorlar. Onu gönderip kendisi oraya gelecek. Bu çok büyük bir günahtır ayrıca sahtekarlıktır günahsız birine birilerinin anlatmasıyla iftira atmak ayıptır. Taşköprü Sanayisinde Diyanette çalışan bir memur için FET֒cu demişler. Arkadaşın FET֒yla alakası yok. Herkesin gönlünde bir siyasi parti vardır. Memurlar bunu açık etmezler, sadece gidip oylarını verirler. Arkadaş FET֒ya geldiğinden beri verip veriştiriyor, din adamı olarak kabul etmiyor. Sen kalkacaksın bu kişiyi suçlayacaksın. Olacak iş değil. Bunlardan kaçınalım bu söylemlere itibar etmeyelim yoksa herkesi FET֒cu yaparsınız. Büyük üstadın bir şiiriyle yazımı noktalamak istiyorum. Yıllar önce bugünü görmüş rahmetli. Bu yurda her bela içinden gelir; 'Hep'leri hep, hiçin hiçinden gelir. Gelemez bir ithal malidir akil, Kaf dağından, Cinden, Macinden gelir. Dünküne eş, bu gün küfür yobazı; Bütün derdi festen, lap cinden gelir. 'Allah vardır! ' dersin; sorarlar: Niçin? Sonra tokat, puta 'niçin' den gelir. Benim nur mayama pislik atanlar, Şeytan, senin büyük elcinden gelir! Biricik selamet yolu tarihte, 'Sormayın, görmeyin, geçin! ' den gelir. Genç Osman’ı lif lif yolan o güruh, Kahpe devşirmenin piçinden gelir. Bir gün bu gidişle çatlarsa yürek, Dile vurdukları perçinden gelir... (Necip Fazıl)