(28.02.2007) Geçtiğimiz Salı günü yani 20 Şubat 2007 tarihinde Taşköprü beldesinde Aksa tarafından yapılması düşünülen kömürle çalışan elektrik santralının ÇED bilgilendirme toplantısı vardı. Toplantıya ilgi gerçekten çoktu. Beldede oturanların dışında Çiflikköy ilçesinden, Yalova merkezden herkes katılmış, bu konuda bilgilenmek istiyordu. Yalova halkının bu konuda duyarlılığı gerçekten çok hoşuma gitti. Halkı buraya çeken en önemli olay, yapılacak elektrik üreten santralin kömürle çalışması olmuştur. Bu kömür çevreye ve doğayı nasıl etkileyecek bacalardan muhtemelen çıkması düşünülen duman havayı, burada oturanları etkilemeyecek mi? Doğrusunu yazmam gerekirse bunları ben de çok düşündüm. Kendi kendime Aksa gibi yıllarca çevre konusunda sıkıntı yaşamış olan bir fabrikanın yetkilileri bunu neden yaparlar? Yapılması düşünülen santral çevreye, doğaya gerçekten zarar verecek olsa Aksa bunu yapmazdı. Çünkü yıllarca bu konudan çok çekti düşüncesi ağır bastı ve ben de bilgilenmek için oraya gittim. Yetkililer konuyu slaytlarla anlattı. Yapılacak bu santralin Dünya'da ve Türkiye'de olanlar gibi olmayacağını, yepyeni bir teknoloji olduğunu, bacadan bırakılacak dumanın minumum seviyelere düşeceğini, çıkabilecek tozdan toz dağları oluşmayacağını, oluşacak külün çimento ve beton santrallerinin satın alacaklarını anlattılar. Katılanlar da dinledi. Bu konuda soru sormak için söz verilince bazı arkadaşlarımız anlatılanların doğru veya yanlışlığını tartışmadan konunun dışına çıkarak demagoji yapmaya başladılar. Her konuda olduğu gibi abarttılar. İsmi üstüne ÇED bilgilendirme toplantısı. Şimdi eğer buraya böyle bir santral yapılacaksa sadece orada yapılabilir. Çünkü 1/25 binlik taslak planlarda orası sanayi bölgesi. Orada doğal gazla çalışan bir santralleri var. “Biz Yalova'yı bile doğal gazla ısıtıyoruz, neden burada kömür kullanılıyor?” diyebilirsiniz. Çünkü bu fabrika dünya ile rekabet ediyor. Elektrik girdisi, kendi üretmesine rağmen pahalı. Eğer Aksa bunları düşünmese idi dünyada akrilik elyafta bir numara olabilir miydi? Kömürle elektrik elde edilmesi halinde maliyet yarınında altına düşecek. Onun için istiyorlar. Eğer bunun Yalova'ya çevreye doğaya bir zararı yoksa neden yapılmasın! Orada söz alıp karşı çıkanlar genelde hep aynı kişiler. Onların dışındakiler benim gibi bilgilenmek için oraya gelmiş. Sanki orada nihai bir karar alınacakmış gibi, oradaki toplantıda yapılsın mı yapılmasın mı diye bir soru yok. Alınan tedbirlerin dışında ne gibi tedbirler istiyorsunuz onları da raporumuza yazalım diyorlar. Seçilmiş milletvekilleri oraya gelmedi, il belediye başkanı da yoktu. Sadece Çiflikköy Belediye Başkanı bir konuşma yaptı, karşı olduğunu beyan etti. Sayın Arif EKİM arkadaşımızın buna taraf olması zaten düşünülemez. O bu konularda hep karşı taraftır. Bu konu önümüzdeki aylar boyunca tartışılacak, bu konuda uzmanların görüşleri alınacak, orada yapılan beyanların doğrulukları incelenecek, sonunda karar verilecek. Bekleyip göreceğiz. Türk halkı hangi siyasi görüşte olursa olsun milletçidir. Sanayi konusunda da milliyetçi olmamız lazım. Türk sanayisini korumamız, kollamamız lazım. Onlar dünya ile rekabet edemezlerse kapılarını kapatırlar, yabancılar gelir, her işte olduğu gibi fabrikaları ellerinden alırlar. 300 milyar dolara yaklaşmış borcu olan bir ülkenin mutlaka sanayileşmesi gerekir. Kim Türkiye'de milli geliri 20 bin doların üstüne çıkarırsa en büyük milliyetçi odur. Milliyetçiliği sanayide de yaşatmamızın, harekete geçirmemizin zamanı gelmedi mi?