Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

“OLACAĞI BUYDU

Yazının Giriş Tarihi: 07.09.2011 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.09.2011 00:00
Bayram arifesinden başlayarak bu güne kadar Yalova kamuoyunu meşgul eden konu Yalova Belediyesi imar işleri müdürü Alpay Biterge’nin kaset veya CD konuşmaları. Alpay Biterge kardeşimiz “eğer doğruysa” sitelerde yayınlanan konuşmasında açmış ağzını yummuş gözünü. Emrinde çalıştığı insanlara bile hakaret, ağza alınmayacak laflar kullanıyor. Tabii onlar o kişileri ilgilendirir, hesabını eğer doğruysa sorarlar sanırım. Ben biraz geriye gideceğim; geçen dönem bu kardeşimiz, sanırım 2006 yılında ilk defa imar müdürlüğüne getirildi, ben de imar komisyonunda muhalefet meclis üyesi olarak bulunuyordum. Açıkça bu kardeşimizle üç yıl çalıştık. Dönem sonu yaklaştığında kendisi açıkça şunu söylüyordu; eğer seçimi Yakup Koçal kazanırsa hemen istifa edeceğini asla burada kalmayacağını defalarca söyledi. Seçim oldu seçimi Sayın Koçal kazandı. Fakat ne kerametse bu kardeşimiz imar müdürlüğünde kalmağa devam etti. Şaşırdım, kendisine sordum “Başkan istifamı kabul etmedi” dedi. Olabilir başkanın tasarrufudur. Daha sonra fısıltı gazetesi çalışmaya başladı. Belediyede kızakta bulunan bir sürü adam var, iki kişinin bildiği asla sır olmazmış derler. Alpay Biterge’yi orada kalmasını sağlayan güç falancadır gibi söylemler konuşulmaya başlandı. Aslında adı söylenen şahıs Alpay’ı orada neden bıraktırdı sorusudur. Barboros Binicioğlu zamanında bir talebi vardı imarla ilgili, yerine getirilmedi, imar komisyonunda hakkı bir sebeple ret edildi. Başkan değişince o iş hemen oluverdi, imar alındı, inşaat yapıldı, bitti bile. Buradaki sorulması gereken soru şu, bir yıl evvel verilmeyen ruhsat (Bakana şikâyet edilmesine rağmen) bir yıl sonra nasıl verildi? Bakınız en az dört defa yazdım, 1/25 binlik planlarla, notlarıyla ikide bir meclis kararı alarak oynamayın, bu plan 1000 lik 5000 lik plan değildir, canınız istediği gibi revizyon yapamazsınız dedik! Fakat yaptılar. Kimini gerekli olduğu için kimini de birilerinin beklentisine cevap olmak için yaptılar. Ses kayıtlarında Alpay ne güzel anlatıyor, “şu kelimeyi çıkartırsan o iş tamamdır” diyor ve o değişiklikler meclislerden geçti. Alpay’ın dedikleri doğru çıktı. Spor tesisi alanlarının kısmen konuta açılmasından sonra inşaatları kimin alacağını, nasıl alacağını açık bir şekilde anlatıyor. Pes doğrusu. İhaleyi kimin alacağına dair kararı vermek imar müdürlüğüne mi kaldı? Tabii ses kayıtları bir çok kişiyi töhmet altında bırakıyor. Bunlar ispatlanmadığı müddetçe doğru kabul etmemiz mümkün değil. İmar müdürü attığı imzalardan, verdiği ruhsatlardan kendisi sorumludur. İmar müdürlüğü olarak sorumludurlar, hesabını da onlar verecektir. Fakat iddia sahibi diyor ki “Ben bunları bir yıl evvel Sayın Başkana anlattım” bunu ispat etmesi halinde o zaman Sayın Başkana sormazlar mı neden savcılığa intikal ettirmedin diye. Bütün bunlar hoş bir şey değildir. Benim burada dikkatimi çeken başka bir konu daha var. Özellikle inşaat işleri ile ilgilenen nerede ise herkes imar müdürlüğünden memnun. Neden diye sorduğumda herkes istediğini bir şekilde alıyor diyorlar. Doğruyu yazmak gerekirse ben de başkan olsam Alpay gibi bir müdürü bırakmazdım. Ne istersen yapıyor, gözü kara. Belediyede komisyonları, meclisi ikna ediyor. Bir şekilde il genel meclisini ikna ediyor. Herkesle kol kola. Ses kayıtlarından anlaşıldığına göre al gülüm ver gülüm, hepsinin istediği oluyor. Allah nazardan saklasın. Fakat bu tür işlerde hep bir maraza çıkar. İddia sahibinin geçmişteki bir takım yanlışlıklar yapması beni asla ilgilendirmez, ben dediklerinin hayata geçip geçmediğine bakarım. Planlarla ilgili hepsi geçti. Para konularını kimse bilemez. Bu dedikodular bir yıla yakındır söyleniyor. Fakat ispat edilemeyen bir olay yazılmaz. O şunu almış bu bunu almış bunlar sadece söylem, ispat edilmesi gerekir. Doğruyu yazmak gerekirse Alpay kardeşimizde bu söylemlere çanak tutuyor. 5 yıllık imar müdürü altında son model araba. Maaşallah Allah nazardan saklasın bir giydiğini bir daha giymiyor. Yan tarafta ondan daha kıdemli olan müdürler, onlarda bir şey yok. Ne yalan söyleyeyim ben de olsam kıskanırım valla. CD’lerde anlatılanlar eğer doğruysa, kararı veren meclis malı götüren başkası, meclisin olan bitenden haberi bile yok, olması da mümkün değil. Bana soruyorlar, “Sayın Başkanın bu işlerle (para işleri ile) ilgisi var mıdır?” diye. Ben gözümle görmeden asla inanmam. Temiz bir aile ve o işlere asla ihtiyacı da yok. Fakat imar işleri ile ilgili imar müdürüne çok güvendiği hem müdürün ifadelerinde hem de kendisinin beyanlarında çok açık. Tabii hiçbir başkan müdürünün bu işlere bulaşmasını istemez. Bir yıldır fısıltı gazetesi şeklinde konuşulanlar söylenenler CD’lere geçti savcılıklara intikal etti. Hatta beyanlar doğruysa Başbakana iletildi. Bundan sonra bir şey söylemek doğru olmaz, son kararı verecek olan yargıdır. Eğer bir iftira, yalan uydurma varsa yapanlar bunun hesabını verir. NAMUSLU DÜRÜST BİR İNSANA İFTİRA ATMAK ŞEREFSİZLİKTİR. Bunu yapanlarda mutlaka hesabını verir, çok kullandığım bir atasözü var KESER DÖNER SAP DÖNER BİR GÜN BU HESAP DÖNER.
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.