(05.12.2005) Yıllardır Yalova’da işlerin iyi gitmediğini aklı selim her kez yazıyor, çiziyor. Ancak bunlar sadece gazete sütunlarında veya internet sayfalarında kalıyor. Çünkü bunları hayata geçirmesi gereken insanlara toplum baskı yapamıyor. Onlara bunları neden yapmıyorsunuz deyip, her gördüğü yerde yüzlerine vurmuyor. Dolaysıyla bu seçilmişlerde ne yaparsan yap, ne yazarsan yaz oralı bile olmuyorlar. Halk tarafından bu şehre hizmet için seçilmiş insanlar seçilene kadar yapacağız, edeceğiz diyerek oyları alıyorlar. Seçildikten sonra maalesef hiçbir şey yapamıyorlar. Neden yapsınlar ki, nasıl olsa beş yılları garanti. Dolgun maaş, toplumda itibar çok. Her zaman yanlarında bir akıl hocası vardır. Herkesi de kendileri gibi rahat yaşadığını sanıyorlar. İşte yanılgı burada başlıyor. Yalova’da yıllardır değişen hiçbir şey yok. Yalova’da işsizlikte çok büyük bir artma var. Yalova’ya giren katma değerde çok büyük bir düşüş var. Gelir dağılımında aralar çok açıldı. Her çalışan yarınından şüphe eder hale geldi, neden? Çünkü Yalova’da zaten sayıları çok az olan fabrikalar bir bir kapanıyor veya işçi çıkartıyor. Yeni iş alanları olmadığı için insanlar çalışamıyor. Bakınız sadece bir İstanbul Elyaf’ta çalışan son 800 kişi şu anda işsiz. Yıllardır Yalova’ya istihdam sağlayan AK-AL şu anda formalite olarak çalışıyor. Çalışanların sayıları takriben iki yüzlere indi. Ne olacağı belli değil. Daha evvel sadece bu iki fabrikada 4 bin civarında insanın çalıştığını düşünürsek, ne kadar büyük bir kayıp olduğunu her halde tahmin edersiniz. Ortalama 700 YTL maaş aldıklarını var sayalım. Yalova’nın kaybını düşünebiliyor musunuz? Bu insanlar ne yapıyor, nerelerde çalışıyor, çalışa biliyor mu? Bilen var mı? Soran var mı? Maalesef yok, çünkü ben hiçbir seçilmişin Milletvekilleri, Belediye Başkanlarının bu konuda bir serzenişlerini okumadım. Atladım mı acaba. Keşke atlasam. Demek ki bu konular bu arkadaşlarımızı hiç mi hiç ilgilendirmiyor. Seçim zamanı geldiğinde bu insanlara sizin konularınız bizi ilgilendirmiyor dersiniz sakın unutmayın . Yıllardır yazıyorum Yalova’ya istihdam ve katma değer sağlayacak birinci öncelik verilmesi gereken konu sanayidir. Bizler OSB dedikçe bazıları hemen alternatifler aramaya başladı. Sırf bizim söylemlerimizin önüne geçebilmek için yok efendim çiçekçilik OSB olmadı, bir daha bilişim OSB. Bunlara olmasın diyen mi var? Olsun fakat birinci önceliğiniz karma OSB olmalı. Yukarıda izah etmeğe çalıştığım konulardan dolayı bizim önceliğimiz belli, diğerleri ondan sonra düşünülür. Sanki birincisini hayata geçirdiniz de ikincisini ortaya atıyorsunuz. Bakınız, bunların hepsi olması gereken işi bozmaktan öteye geçmez. Bir tane isteseydiniz olması kolay olurdu. Bazı beyler bununla yetinmeyip üç tane birden OSB istemeğe başladı. Sonuç ortada. Sizler yapılmış bir şeyler görüyor musunuz? Hiçbir şey yok ki ne göreceksiniz. İktidar partisinin milletvekili, il başkanı karma OSB ile ilgili seçimlerden önce, “Bu konu artık bizim konumuzdur. Bunu hayata geçirmek bize nasip olacaktır. Elimizden gelen her türlü desteği vereceğiz” dediler. Defalarca üç seneleri doldu, soruyorum? Şu anda nerede duruyoruz, ne kadar mesafe aldınız? Karma OSB de bazı yasa maddelerini aşamadınız. Endüstri bölgesi olmasında hiçbir yasal sakınca yok, o ne durumda? Hükümet çok yakın zamanda Kargilin bulunduğu yeri endüstri bölgesi yaptı. Neden harekete geçip ikisini bir yaptıramadınız? Yaptıramazsınız tabi. Eğer bu konuyu yeteri kadar takip etseydiniz orası olurken Sayın Bakanın aklına Yalova’da gelirdi. Bir kere söylemekle işler hal olsaydı o zaman her söylediğiniz olurdu. Gerçek şu, bu üç yıllık zaman içinde Yalova teşkilatından takip edilen hangi iş hayata geçti bilmiyorum. Sonuç şu, seçilmiş olan arkadaşlarımız Yalova’nın meselelerini yeteri kadar takip etmiyorlar. Sadece yerlerini dolduruyorlar. Olanlar da Yalova’ya oluyor.