Aylardır konuşulan, tartışılan seçimler nihayet tamamlandı. Sonuçlar Yalova’mıza hayırlı olsun. Öncelikle seçimlerde ipi göğüsleyen her iki vekili de candan kutluyorum. Seviyeli ve Yalova’ya yakışır bir yarış olmasında büyük katkıları olan bütün siyasileri de candan kutluyorum. Her parti başlangıçta 2-0 yapacağız sloganıyla çıktığı yarışta sonuç beklenen gibi oldu. Sonuçlar bir çok siyasinin tahmin ettiği gibi çıktı; 1-1. Bana göre de normal sonuç. Siyasette her siyasetçinin bildiği bir kural vardır, parti içinde kırıp dökmeyeceksin, eğer insanları kırıp darıltırsan partin zarar eder. Alınan sonuçlara baktığımızda Ak Parti Türkiye ortalamasının altında gözüküyor, CHP ise üstünde. Bunları biraz irdeleyelim. Ak Parti’de bazı isimler kırgın, dargın. Nedendir bilemem onları ikna tamir yoluna gidilmedi, bu da partinin daha az oy almasına neden oldu. Başka bir siyasi görüşte olan biri Ak Parti aleyhinde bir şey söylerse sorun olmaz, zaten partili değil, fakat partili olursa ve bilinen birileri olursa çak zarar verir. Normalde Yalova’da Ak Parti 2-0 yapabilirdi. Fakat yapamadı. İşte bunun nedenleri de anlatmağa çalıştığım olaylardan kaynaklandı. Bu seçimde Ak Parti herkesi kucaklayamadı. Ak Parti Yalova’da kimi koyarsa koysun 1 vekil çıkartırdı. 2-0 yapmadığı müddetçe başarılı olmuş sayılmaz. CHP ye gelince. Türkiye ortalamasının çok üstünde oy aldı ve iyi çalıştılar. Onlarda da bazı sıkıntılar vardı, kırılanlar dökülenler. Fakat sonlara doğru toparlandılar, iyi de oy aldılar. Doğruyu yazmak gerekirse ili ilçeyi görevden alacaksın, üçüncü dönem vekil olacaksın, bunu başarılı saymamak yanlış olur. Onları da kutluyorum. MHP beni en çok şaşırtan parti oldu. İlk defa partinin oylarına sahip çıktılar, tahminimin üzerinde oy aldılar. Baraja takılırlar lafları havada kaldı. Sayın Bıyıklıyı kutluyorum. Yıllardır bu partinin oylarını birileri kullanıyordu. Benim çok yakın bir arkadaşım var, yıllardır bilirim MHP’li. Fakat bir türlü kendi partisine oy atamamıştı. Yakınlarının bir yerlere aday olması münasebetiyle partisine oy verememenin sıkıntısını yaşıyordu. Bu sefer ne olursa olsun ilk defa kendi partime oy atacağım dedi. Demek ki her MHP’li bu sefer partisine oyunu attı. Sonuç ortada. Onları da kutluyorum. Bağımsız aday Sayın Okuyan’a gelince. Bütün samimiyetimle söylüyorum, onunla ilgili bir şey yazmağa bile sıkılıyorum, içimden gelmiyor. Ne yazayım ki? Sen bir zamanlarım anlı şanlı bakanı ol, ismin bütün Türkiye’de duyulsun, burada aldığın oya bak. Olacak şey değil. Nedenini biraz düşünmesi lazım. MHP kökeninden dayın sayesinde siyasete atıldın. Arkasından ANAP’lı oldun. Yadırganmadı. Oradan istifa ettin tekrar MHP den aday oldun. Olmadı DYP den belediye başkanı adayı oldun. O da olmadı. Bazı sol sivri uçlarıyla yakınlaştın. Daha bir sürü olay. İşte bütün bunların faturası bu sonuçtur. Bir avuç yakınının dışında sana oy veren çıkmadı. Hani bir tabir var ya, galipsin bu yolda mağlup. Üzgünüm, böyle bir sonuç asla beklemiyordum. En kötü şartlarda 10 bine yakın oy alır düşüncem vardı. Özellikle de son zamanlarda, son iki günde ne oldu anlayamadım. Seçilen vekillerden beklentilerimizi daha sonra yazacağım. Bu arada Muharrem Beye bir hatırlatma yapayım. Eski DP’lilerin oylarını nasıl aldın anlayamadım. Birkaç dost verebilir de bu sayı biraz fazlaca oldu. Demek ki insanlara dostça yaklaşma bazı kaleleri yıkıyormuş. Unutmamamız gereken şey siyasi partiler amaca ulaşmanın aracıdır. Yeni nesil bizim gibi körü körüne particilik yapmıyor.