(30.04.2007) Seçimle bir yerlere gelen insanlar, mutlaka zamanı gelince yaptıklarının veya yapamadıklarının hesabını kendisini seçen halka verirler. Derneklerde, kulüplerde bu hesap verme iki yılda bir olur, siyasilerde bu hesap verme beş yılda bir yapılır. İşte şimdi milletvekilleri için o hesap verme günü yaklaştı. Yalovamız’dan seçilen iki Milletvekili için hesap verme zamanı. Beş yılları tamamlanmak üzere, bu geçen koca beş yılda neler yaptılar bir bakalım: İktidar partisinin Milletvekili siyasi olarak çok güçlü bir durumda. Çünkü partisi iktidar ve Anayasayı bile değiştirebilecek bir çoğunluğa sahip. Açıkça yazayım buraya bir şeyler getirmek için büyük bir zorluk çekmeyecek, sadece takip etmesi yeterli olacaktı. Bu değerli arkadaşımız insanların aklında kalacak ne yaptı, saymak isterse acaba ne sayacak, gerçekten bir şeyler sayabildi mi? Merak ediyorum böyle güçlü bir partinin milletvekili insan kaç yılda bir olur? Böyle fırsatı hiçbir şey yapmadan geçirir mi insan? Maalesef geçti gitti ve bunun farkında olan vekilimiz bence bu yüzden aday bile olmadığını ilan etti. Yani vekilliğinden Yalova halkı yararlanamadı. Ayrıca bir çok konuda partisiyle fikir ayrılığına düştü. Yalova AK Parti teşkilatı onunla hem fikir olmadı. Bunlardan biri de kömürle çalışan termik santrali oldu. Bu konuda tek başına kaldı. Parti il başkanı farklı, belediye başkanı farklı yorumlar yaptı. Değerli arkadaşımız da CHP Milletvekili ile beraber hareket etti. Arkasında partisi yoktu. Başka bir şey yazmaya gerek var mı? Sayın Muharrem İnce'ye gelince. Zaten muhalefet milletvekilinin yapabilecekleri sınırlı. Henüz vekilliği bırakmak gibi bir durumu yok. Halkın karşısına çıkacak, ne deyip de oy isteyecek. Bir şeyler yapması lazım. Yalova'nın beklentileri doğrultusunda yaptığı bir şey yok. Turizm konusunda ne yaptılar? Somut olarak hiçbir şey. Sanayi konusunda ne yaptılar? Hiçbir şey. Bunu iki defa yazmam lazım. Tarım konusunda yapılan bir şey duydunuz mu? Tarım derken çiçekçilikten bahsediyorum. Bu konuda da herhangi bir şey duydunuz mu? Doğrusunu yazmam gerekirse ben duymadım. Bu yazdıklarımın tamamı on yıl evvel neyse şimdi de aynı. En ufak bir değişiklik yok. Bu değerli arkadaşımızın kendisi eğitimcidir. İyi de bir eğitimcidir. Bir de bu konuyu açalım, üniversite konusunda hakkını yemeyelim. Her ikisi de istedi fakat olmadı. Ankara'da bu işi beceremediler. Olmadı hükümet açıklama yaptı, her ile bir üniversite açacaklarmış, bekleyeceğiz. Fakat hakkını yemeyelim, şova dönük kampanyaları mükemmeldi. Yalova'da Aksa tarafından yapılması düşünülen termik santrale hayır, burası bir yatağan olamaz, yapmaya kalkarlarsa yürürüz, evet diyenler Yalova hainidir yazıları onlardan geldi. Bütün bunlara ne gerek vardı? Seçimler yaklaştı, bir şeyler yaptı olmak için mi acaba? Sonunda bakan bir kelime etti her şey bitti. Şimdi “onu ben zorladım” deme inanmam. Fakat bunları yaparken bir şeyi kaçırdı. Oralarda çalışan adamlar yorum bile yapamadan taraf oldular. O söylemlerden rahatsız oldular oralarda çalışanlar ve çalışmayanlar kamplara bölündü. İşin garibi bir sebepten dolayı bu insanlar Sayın İnce'ye oy vermişlerdi. İnşallah gene oylarını alırsın! Siyasette bir söz vardır, “beyaz köpeğin bile pamuk tarlasına zararı vardır” derler. Her şeye rağmen geçen beş yıl ve hesap verme zamanı gelip çatıyor. Söz milletin. Sağda birlik gün geçtikçe kuvvetleniyor, bu birlik mutlaka yapılmalı. Türkiye'nin ve Yalova'nın buna ihtiyacı var. Öyle bir birliktelik olması halinde milletvekilinin biri onların ikincisi mi? İşte o belli değil. Yalova halkı mutlaka doğrusunu yapar, layık olanı seçer. Bekleyeceğiz, politikada bazen bir gün bile çok uzun bir zamandır.