Değerli Yalovalılar, bu hafta sizlere günlük yaşantımızda evlerde ve işyerlerinde en çok kullandığımız elektrikten bahsedeceğim. Hayatımızla iç içe geçmiş ve artık vazgeçemediğimiz bir ürün olan elektriğin faydaları olduğu gibi istemediğimiz ve iş kazalarına sebep olan bir etkisinin de olduğunu göz ardı edemeyiz.
Öncelikle elektrik ile ilgili gelişmelerden bahsetmek istiyorum;
Elektriğin enerji olarak kullanılması 1880lerde başlamıştır. Bundan önce bu safhaya gelmeye zemin hazırlayan pek çok çalışmalar yapılmıştır. M.Ö. Thalesin elektrostatikle ilgili buluşları, 1800lerde İtalyan fizikçi Voltanın yaptığı pil, fizikçi Hans Christian Orstedin elektrik ve magnetizma ile ilgili çalışmaları, elektrik akımının meydana getirdiği magnetik alanla ilgili fizikçi Arago ve Ampérein tespitleri, mekanik enerjiyi elektrik enerjisine çeviren dinamoyu geliştiren Michael Faradayın incelemeleri bunların başlıcalarındandır.
Faradaydan sonra Fransız Hippolyte Pixli alternatif akım jeneratörünü yaptı. 1866da Alman Weiner von Siemensin jeneratörlerde mıknatıs yerine elektromıknatısı geliştirmesiyle yüksek güçte jeneratörlerin kullanılması sağlandı. 1880lerde Thomas Edisonun ampulü keşfiyle elektrik enerjisi aydınlatmada kullanılmaya başlanmıştır.
1900lerin başında Sırp asıllı Amerikalı mühendis, mucit ve elektrik sihirbazı Nikola Teslaticari elektriğin doğuşuna önemli katkı sağladı. Edison ile birlikte çalıştı ve daha sonra elektromanyetizma alanında birçok devrimci gelişmeye katkıda bulundu. Alternatif akım (AC), AC motorları ve çok fazlı elektrik dağıtım sistemi ile ilgili yaptığı çalışmaları devrim niteliği taşımaktadır.
Daha sonra Amerikalı mucit ve sanayici George Westinghouse, Teslanın alternatif akım motorunu satın aldı ve geliştirdi. Westinghouse, Tesla ve diğerlerinin çalışmaları elektriğin geleceğinin doğru akımdan ziyade Alternatif akımda olduğunu gösterdi.
Elektriğin laboratuar duvarlarını aşıp sanayideki ve günlük yaşamdaki yerini alması süreci 19. yüzyılın ikinci yarısında başladı. Zénobe-Théopline Gramme, elektrik enerjisinin havai hatlar aracılığıyla etkin bir biçimde iletilebileceğini gösterdi. Thomas Alva Edisonun 1881de ilk elektrik üretim merkeziyle dağıtım şebekesini New Yorkta kurması, elektrik enerjisinin evlerde ve sanayide yaygın olarak kullanılmasının başlangıcı oldu.
Gördüğünüz gibi birçok Avrupalı ve Amerikalı bilim adamı ve girişimcisi elektrik ile ilgili çok önemli buluşlara imza atmışlardır. Gönül isterdi ki bu insanların arasında Türk bilim adamları da olsun ancak ne yazık ki bu mümkün olamamış durumda.
Elektriği düğmeye bastığımız sırada ampülü yakarken, saçımızı kuruturken, pantolonumuzu ütülerken, televizyonumuzu seyrederken kullanıyoruz ve asla bu elektriğin nasıl ve kimler tarafından üretildiği aklımıza gelmiyor.
Birkaç saat elektrik kesildiğinde değerini tabii ki anlıyor ve ampülü bulan zata rahmet okuyoruz. Hâlbuki yukarıda yazdığım gibi bir dolu insan bu iş için hayatları boyunca çalışmışlar.
Çağdaş ve gelişmiş ülkelerin seviyesine ulaşmak için çok çalışacağız, güvenle çalışacağız. Haftaya sizlere elektrik ile ilgili dikkat etmemiz gereken bazı kurallardan bahsedeceğim.
Hepinize iş kazasız ve güvenli günler dilerim. İşinizdeki güvenliği harekete geçirin.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dr. Z. Cüneyt AKYILDIRIM
Elektriğin Keşfi